BİZ KİMİZ? Etrafınızdaki, doğadaki, insanlardaki değişimler hiç dikkatinizi çekti mi? Dengelerin değişmeye başladığını fark edip içinizi bir korkunun kapladığını hissettiğiniz oldu mu hiç? Tüm yaz boyunca cayır cayır yanan ormanlarımız ve kış mevsiminde ise yazı yaşamamız ürkütmedi mi sizi mesela? Ya da tüm İzmir'in üstünü örten, denizlerden gelen o baş döndürücü koku... Böyle değişimler bizi çokça endişelendirdi ve biz de bir şeyler yapmalıyız diye düşündük. Ne yapıp edip insanları haberdar etmeli, biraz da olsa dikkatleri buraya çekmeliydik ki bu konular için çözümler üretilsin. En sonunda dikkatleri çekecek en isabetli hamlenin bir dergi çıkarmak olduğuna karar verdik. Dergiyi çıkarttık, bununla ve dergi içeriğine uygun hazırladığımız afişlerle insanımızı bilinçlendirmeyi ve biraz olsun farkındalık yaratabilmeyi hedefledik. Dergimizde neler bulabileceğinizden bahsetmek gerekirse güncel çevre sorunları, endemik bitkiler ve hayvanlar, nesli tükenen canlılar gibi konularla karşıla...
Bu blogdaki popüler yayınlar
YÜZYILLIK MUCİZE: WEBER AGAVESİ Sevgili Turna okurları bugün faydaları saymakla bitmeyen bir nevi doğanın sabrını temsil eden yüzyılda bir çiçek veren “Weber agavesi” hakkında konuşacağız. Mavi Agave (Weber Agavesi) Bu bitkinin ilk keşfi, kaktüsler konusunda uzmanlaşmış Fransız botanikçi Frédéric Albert Constantin Weber tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu nedenle bazı kaynaklarda botanikçinin adıyla “Weber agavesi” olarak da anılmaktadır. Gelişimi için sıcak iklim koşullarına ihtiyaç duyan, kuraklığa ve susuzluğa son derece dayanıklı olan Mavi Agave , Meksika ve Orta Amerika bölgesine özgü bir bitkidir. UNESCO Dünya Mirası Listesi 'nde yer alan bu bitki, iklim koşullarının elverişli olması sayesinde Türkiye'de özellikle Ege ve Akdeniz kıyılarında da görülmektedir. Genellikle 60 ila 100 yıl arasında çiçek açan Weber agavesi, Türkiye'de halk arasında sabır çiçeği veya yüzyıl çiçeği olarak adlandırılmaktadır. Faydaları Agave, ...
Yitik Lale (Ters Lale) Yitik lale, diğer adıyla ters lale, Anadolu’nun dağlarında doğal olarak yetişen ender bir bitkidir. Uzun yıllar doğada neslinin tükendiği düşünülen ve bu nedenle “Yitik Lale” olarak adlandırılan lale, “Yitik Lale Sılaya Dönüyor” Projesi kapsamında tekrar ait olduğu topraklara kavuşturuldu. Renkli çiçekleri yere doğru bakar ve bu özelliğiyle halk arasında “ağlayan gelin” olarak da bilinir. Rivayete göre, bu çiçek Hz. İsa’nın çarmıha gerildiği gün başını öne eğerek ağlamış ve o günden sonra hep yere doğru bakmaya başlamıştır. Bu yüzden halk onu “ağlayan gelin” diye anmaya başlamış. Bir başka hikâyeye göre ise, Hakkâri ve Van yöresinde sevdiğine kavuşamayan bir genç kızın gözyaşlarının bu laleyi suladığına inanılır. Bu hikâyeler nedeniyle, bu güzel çiçek hem hüzün hem de zarafeti aynı anda simgeler. Doğal yaşam alanlarının azalması nedeniyle nesli tehlike altında olan bu güzel türün korunması, biyolojik çeşitliliğimiz için büyük...
Yorumlar
Yorum Gönder